www.forumyok.forumm.biz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Sayfa 81.Servetifünun Edebiyatının Olşumndan 90'a kadar

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
DEN(ge)[s]İZ
AdministratorAdministrator
DEN(ge)[s]İZ


Kadın
Mesaj Sayısı : 3681
Yaş : 115
Nerden : ı cennet olsun =)
Kayıt tarihi : 14/06/08

Sayfa 81.Servetifünun Edebiyatının Olşumndan 90'a kadar Empty
MesajKonu: Sayfa 81.Servetifünun Edebiyatının Olşumndan 90'a kadar   Sayfa 81.Servetifünun Edebiyatının Olşumndan 90'a kadar Icon_minitimePerş. Ara. 17, 2009 12:55 am

1. SERVETiFÜNUN EDEBiYATININ OLUŞUMU
Hazırlık Çalışması 4
ı. "Sanatta ne söylediğiniz değil, nasıl söylediğiniz önemlidir."
sözüyle, sanat ese*rinde, sanatçının üslubunun önemi vurgulanınıştır.
Bu, sanatçının hangi sanat dalında olursa olsun, sanatının estetik
yönünün kuvvetli olması gerektiğini ifade etmektedir. 2. Cemil Meriç,
"Dergiler, hür tefekkürün kalesidir." sözleriyle dergilerin, sa*nat,
edebiyat, düşünce konularının özgürce konuşulduğu, yayınlandığı birer
yer olduğunu ifade etmektedir.

İnceleme
ı. ve 2. METİN
1.ETKiNLIK
ı. Grup: Servet-i Fünun, "fenlerin zenginlikleri" anl***** gelmektedir.
2. Grup: Servet-i Fünun, 1891 yılındaAhmet İhsan tarafından çıkarılmaya
baş*lanmış, 1896 yılında da derginin başına Tevfik Fikret
getirilmiştir.
ı. Servet-i Fünun dergisi, bu dergi etrafında toplanan edebiyatçıların,
savun*dukları edebi görüşlerini açıklamada, savundukları görüşler
doğrultusunda kale*me aldıkları eserlerini yayınlamada bir araç görevi
yüklenmiş, hatta bu dönem edebiyatçılanna bir edebi topluluk olarak
adını vermiştir.
2. Tanzimat Dönemi Edebiyatı bir yenilik getirdiği için "Edebiyat-ı
Cedide" olarak adlandırılmış, daha sonra Servet-i Fünuncular için
önceleri bir alayolarak kullanılmış daha sonra ise isim olarak
yerleşmiştir. Yeniliğin üstüne yenilik yap*maya çalıştıkları için
Servet-i Fünunculara da Edebiyat-ı Cedideciler denilmiştir.
3. Muallim Naci, Tanzimat sonrası Türk edebiyatında ılımlıların başında
bulun*maktadır. Eskiyi savunanlarla ılımlılar geleneksel yaşama tarzını
sürdürürken, ye*niyi savunanlar Batılı yaşama biçimin uymak
istemişlerdir.

4. Servet-i Fünun dergisi etrafında toplanmış, Fransızca başta olmak
üzere ço*cukluk yıllarında Batı dillerini öğrenmiş, Batı edebiyatı
zevkiyle yetişmiş, İstan*bul 'da Batılı bir yaşama biçimi sürdürmeye
çalışmış, edebiyatta zevki ve es tetiği ön planda tutmuş, toplumsal
sorunlardan uzak durmuş, bireysel konulara yönel*miş sanatçılardır.
5. a Tanzimat Dönemi metinlerinde "hürriyet, adelet, eşitlik, görücü
usulü*nün yanlışlığı, gazetenin gerekliliği" gibi toplumsal konular
işlenmişken, Servet-i Fünun ve Kırk yıl adlı metinlerde bireysellik ön
plandadır.
b. Servet-i Fünun döneminde "Sanat, sanat içindir." ilkesi benimsenmiş, toplumsal konulardan ve sorunlardan uzak durulmuştur.
6. Servet-i Fünun Döneminde estetik zevkin ön planda olması, dönem
sa*natçılarını sadece sanatla uğraşmaya sevk etmiş, siyasi ve sosyal
problemlerden uzak durmalarma sebep olmuştur.
Anlama ve Yorumlama
ı. Tanzimat Dönemi Edebiyatını hazırlayan sebepler ile Servet-i Fünun
Edebi*yatını hazırlayan sebepler arasındaki en önemli farklılık,
Servet-i Fünuncuların aradan geçen zaman içinde bazı yeniliklerin
oturmasından, fikri ve edebi alan ile toplum tarafından benimsenmiş
olmasından sonra ortaya çıkmış olmalarıdır.
2. Servet-i Fünun ile Kırk yıl adlı metinler tema bakımından toplumdan
uzak, bireysel bir konuyu işlemişlerdir. Buradaki bireysellik, şahsi
değil, topluluk adına bir bireyselliktir.
Her iki metin de anı türünün yapı özelliklerini yansıtmaktadır.
Anlatırnda ise çeşitli betimlerne ve benzetmeleri yapılmış, Tanzimat
Dönemine göre daha edebi ve süslü bir dil kullanılmıştır.
3. Bir edebiyat dergisi editörü olarak, derginin sanat anlayışını açıklayan bir yazı yazınız.
**çme ve Değerlendirme
ı. (D) (D) (Y)
2 .... Servet-i Fünun dergisin ... ... Edebiyat-ı Cedide ...
Doğru cevap D seçeneğidir. Recaizade Mahmut Ekrem'in teşvikleriyle eser*lerini yazmışlardır.
4. Dergi, Servet-i Fünuncuların edebi görüş ve çalışmalarını sürdürdüğü bir merkez olmuştur.

Öğretici Metinler
Hazırlık Çalışması
1. Öğretici metinlerde dilin, sanatsal bir biçimde kullanılması,
anlatılmak iste*nenin karmaşık bir hal alıp anlaşılmamasına sebep
olabilir.
Belirli bir düzeyde sanatlı anlatım ise öğretici metinleri, anlatım bakımından daha estetik kılabilir.
2. a. Günlük yaşantınızda eleştiri yapıp yapmadığınızı ve neyi, niçin eleştir*diğinizi belirtiniz.
b. Eleştirinin amacı, olumlu ve olumsuz yönlerin ortaya konarak, daha "iyi"nin ortaya çıkmasını sağlamaktır.
3. Hatıra ve gezi yazıları, kendilerinden sonraki dönemler için birer tarihi bel*ge niteliği taşırlar.
4. Servet-i Fünun Döneminde, II. Abdülhamit'in baskıcı yönetimi altında
bulu*nan aydınların birçoğu Avrupa'ya özellikle de Paris'e
kaçmışlardır. Ülkedeki bu baskıcı yönetim zamanında herhangi bir savaş
olmamasına rağmen Batı karşısındaki gerileme devam etmiştir. Sosyal
yaşamda, özellikle Tanzimat'ın ilanından sonra meydana gelen
değişiklikler yavaş yavaş toplum tarafından kabul*lenilmiş ve devletle
birlikte halk da yüzünü Batı'ya dönmeye başlamıştır.

1.ETKINLIK
ı. Grup: Biraz Daha Hakikat adlı metnin yazIlış amacı, bilgi vermektir.
Grup: Biraz Daha Hakikat adlı metin iletisi, Servet-i Fünun ve yeniliktir.
Grup: Biraz Daha Hakikat adlı metindeki kelime grupları, cümleler, parag*raf1ar metinde anlam birliğine sahip kümelerdir.
Metindeki bu anlam birliğine sahip kümeler, metin iletisini ifade
etmek, onu açıklamak, hakkında bilgi vermek amacıyla bir araya
getirilmişlerdir.

ı. Biraz Daha Hakikat adlı metnin ana fikri, "Servet-i Fünun ve
yenilik"tir. Bu . ana fikir, metnin ait olduğu sosyal ve siyasi
şartlarla, Servet-i Fünun'u oluşturan
şartlar dolayısıyla ilişkilidir.
Metin eleştiri (tenkit) düşüncesiyle kaleme alınmıştır.
Metindeki ifadeler, bilgi vermek, açıklama yapmak amaçlandığı için
açıktır. Metindeki "gazete, makale, Dekadan, edebiyat okulu, edebi
hareket, sanat, sa-
natkar, taklit, estetik, roman, ilerleme" gibi terim ve kavramlar kullanılmıştır.
Metinde günlük hayatla ilgili olarak, her alandaki işbirliğinin bugün için zorun*luluğundan bahsedilmiştir.
4. Metinde anlam tutarsızlığı veya birbiriyle çelişen düşünceler mevcut değildir.
a. Metinde somut ifadeler daha çok kullanılmıştır.
b. Bu durum öğretici metinlerin, bilgi vermek, açıklama yapmak,
yönlen*dirmek, haberdar etmek gibi amaçlarının olmasından
kaynaklanmaktadır.
Metin, öğretici metin geleneği içerisinde edebi tenkit alanında yazılmıştır.
Biraz Daha Hakikat adlı metni hangi yayın organında yayınlayacağınızı 00*lirtiniz.
8. Hüseyin Cahit Ya1çm
Hüseyin Cahit Yalçın (d. 1875 - ö. 1957) yazı hayatına Servet-i Fünun
döne*minde edebiyatçı olarak başlamış, II. Meşrutiyet, ******, İsmet
İnönü ve DP dö*nemlerinde her daim sert kalemiyle yazdığı polemik ve
eleştirilerle ve aynı za*manda da kültürün yaygınlaşmasına
destekleriyle akıllarda kalmış, gazeteci, ya*zar, siyaset adamıdır.
1908'de II. Meşrutiyet'in ilanı ile edebiyatı bırakmış ve politikaya ginniştir.
Ağustos 1908'de Tevfik Fikret ve Hüseyin Kazım ile birlikte Tanin
Gazetesi 'ni kurdu, İttihat ve Terakki'nin siyasi alanda bir nevi
kalemşöru oldu. Aynı yıl, 1908*1912 Osmanlı Meclisi Mebusanı'an
İstanbul milletvekili seçildi. 1911'de Düyunu Umumiye Dayinler vekili
oldu. 1913 'ten sonra tek parti hiiline gelen İttihat ve Te*rakki'yi
eleştinneye başladı. Haziran 1919'da Malta'ya sürüldü. 1922'de Tanin'i
yeniden çıkannaya başladı. Hükümete yönelttiği ağır eleştiriler ve eski
İttihatçıla*rı savunması dolayısıyla 1923'te İstiklal Mahkemesi'nde
yargılandı. 1925'te mü*ebbet sürgün cezası ile çorum'a gönderildi. Bu
tarihten sonra, ******'ün ölümü*ne kadar politikanın dışında kaldı.
1933'te Akşam gazetesinde yazılar yazmaya ve Türk kültür hayatının
önemli yayın organlarından biri olan Fikir Hareketleri dergisini
yayımlamaya başladı. ******'ün ölümünden sonra, İsmet İnönü'nün
teklifiyle tekrar politikaya döndü. 1939-1954 yılları arasında Çankırı,
İstanbul ve Kars milletvekilliği yaptı. 1954'de 79 yaşında tutuklanarak
hapse girdi çıktı.
1957 yılında ölmüştür.

Biraz Daha Hakikat adlı metin yazarın sert kişiliğini, eleştirici
yönünü ortaya koyması bakımından, kitabın adının "Kavgalarım" olduğu da
düşünülürse ilişkili*dir.
2.METIN
GEZİYAZISI
ı. On Birinci Mektup adlı metnin yazılış amacı, gezilen yerler hakkında
bilgi vermektir. Metnin ana fikri, Mısır ve piramitlerdir. Türü ise,
gezi yazısıdır.
2. Metindeki "iki şerit gibi ekilmiş araziler", "deve kervanı ",
"bedeviler", "merkepçiler, deveciler, fotoğrafçılar", "müzik ve dilenci
grubu" ifadeleri döne*minin sosyal gerçekliğini yansıtan ifadelerdir.
2.ETKINLIK (
ı. Grup: Biraz Daha Hakikat ve On Birinci Mektup adlı metinler, okuyucuya bilgi vermek amacıyla yazılmışlardır.
Bu durum öğretici metinlerin yazılış amacıyla parelellik gösterir.
2. Grup: Biraz Daha Hakikat adlı metinde "Servet-i Fiinun ve yenilik",
On Bi*rinci Mektup adlı metinde ise "Mısır ve piramitler" teması
işlenmiştir. Temaların birbirinden farklı olması hem metinlerin türü
hem de anlatılanların birbirinden farklı olmasından kaynaklanmaktadır.
3. On Birinci Mektup adlı metindeki ifadeler, bilgi vermek amaçlandığı için açık ve kesindir.
3.ETKINLIK (
ı. Grup: Bkz. 2. soru
2. Grup: Metindeki "delta, üçgen, piramit, mumya, ebu'l-hevl" ifadeleri terim ve kavramlardır.
Bu bakımdan On Birinci Mektup adlı metin, öğretici metin olması dolayısıyla yoğundur.
4. Metinde somut ifadeler daha baskındır. Fakat yazarın edebi
üslubundan kay*naklanan birtakım benzetmeler ve sanatlı söyleyişlerde
soyut ifadelere de yer ve*rilmiştir.
On Birinci Mektup aldı metin "gezi yazısı"dır.
Cenap Şahabettin
l870'te Manastır'da doğdu. Babasının Plevne'de şehit düşmesinden sonra
aile*siyle İstanbul'a geldi. İlköğrenimini Tophane'deki Fevziye
Mektebi'nde yaptı.

Gülhane Askeri Rüşdiyesi 'ni bitirdi. Tıbbiye İdadisi 'nden sonra Askeri Tıbbiye 'den mezun oldu. Hekim yüzbaşı oldu.
Paris'te 4 yıl ciJt hastalıkları ihtisası yaptı. Yurda döndükten sonra
Mersin, Ro*dos, Cidde'de karantina hekimliği, sıhhiye müfettişliği
yaptı. 1914'te emekliye ayrıldı.
Darülfünun 'da Türk Edebiyatı Tarihi dersleri okuttu. Kurtuluş Savaşı
sırasın*da Kuva-yı Milliye 'ye karşı olumsuz tutumu nedeniyle
öğrencileri tarafından isti*faya zorlandı. Daha sonra cumhuriyeti
destekledi ama yalnızlıktan kurtulamadı.
İlk şiiri 1885'te daha öğrencilik yıllarında Saadet gazetesinde
yayımlandı. Ön*celeri Muallim Naci 'nin etkisiyle divan türü şiirle
uğraştı. Daha sonra Recaizade Mahmut Ekrem ve Abdülhak Hamit Tarhan
'dan etkilenerek Batı tarzı şiire yönel*di. Servet-i Fünun dergisinde
şiirleri yayımlandı. Tevfik Fikret ve Halit Ziya Uşaklıgil 'le birlikte
Servet-i Fünun edebiyatının üç önemli isminden biri oldu. Gelenekçi
şairlerin en çok saldırdığı yenilikçi şairdi. Diğer Servet-i
Fünuncuların tersine bireysel şiiri tercih etti. Edebiyat-ı Cedide 'nin
en aşırı örneklerini verdi. Şi*ire "nesirmusikisi" dedi. Şiirlerinde
kullandığı "Saat-i semenfam ", "çeng-i müzeh*hep", "nay-i zümürrüt"
gibi deyimler, imgeler döneminin sanat dünyasında önem*li tartışmalar
yarattı. Heceleri müzik düzeyinde uyumlu kullanmayı savundu. Bu tarzda
yazdığı en iyi iki örnek: "Yakazat-ı Leyliye" ve "Elhan-ı Şita"
şiirleridir. 12 Şubat 1934'te İstanbul'da beyin kanamasından yaşamını
yitirmiştir. Kabri Bakır*köy'dedir.
Eserleri:
Şiir: Tamat (1887)
Seçme Şiirleri (1934, ölümünden sonra) Bütün Şiirleri (1984, ölümünden sonra) Tiyatro:
Körebe (1917) Düzyazı:
Hac Yolunda (1909) Evrak-ı Eyyam (1915) Afak-ı Irak (1917)
A vrupa Mektupları (1919)
Nesr-i Harp, Nesr-i Sulh ve Tiryaki Sözleri (1918) Vilyam Şekispiyer(1932)
On Birinci Mektup adlı metindeki birtakım sanatlı söyleyişler ile
anlatılanların kurgulandığı üslup Cenap Şehabettin'in edebi kişiliğiyle
örtüşmektedir.

4. ETKINLIK
ı. Grup: Ahmet Hikmet'i Nasıl Tanıdım? adlı metin bilgilendirmek, haber ver*mek amacıyla yazılmıştır.
Grup: Metnin ana fikri "Ahmet Hikmet"tir.
Grup: Metin hatıra (anı) düşüncesiyle yazılmıştır.
ı. Verilen metinlerde dikkati çeken yön daha önce de belirtildiği üzere
toplum*dan, sosyal sorunlardan uzak ve bireyseldir. Bu durum, Servet-i
Fünun Dönemi öğretici metinlerinin bireysellik etrafında şekillendiğini
göstermektedir.
2. Metinde döneminin siyasi gerçekliğini yansıtan ifadeler "Türkçülük"
fIkridir. Sosyal gerçeklik olarak ise, sanatçıların ev toplantıları
gösterilebilir.
3. Anlatım bozukluğu olan cümleler şunlardır:
Bu sebeple o zamana kadar tanımadığımız, görmediğimiz birçok adamlara
rastgeliyor ve birçok kişilerle temas ediyorduk. "(çoğul eklerinİn
yanlış kul*lanımı)
"Uzanan ellerimiz birbiriyle kucaklaştı."Dai Dai Hua Jiao" bu sayfa eş zamanlı olarak seo yarışması için hazırlanmıştır anlamsız kelımelerı mazur görünüz."(Kelimenin yanlış anlamda kullanılması.)
"Başka herhangiyazarlar arasında ihtimal kırgınlığa varabilecek ... " (Gereksiz sözcük kullanılması)
"Fransızcada birçok Latin( ce) kelimeleri var, İngilizcede de birçok Fransız(ca) kelimeleri olduğu gibi ... "
(Ek eksikliği ve çoğul ekinin yanlış kullanımı)
Metin günümüz için Servet-i Fünun Dönemine ışık tutan bir öneme ve değe*re sahiptir.
5. Verilen cümlelere göre dergiler, döneminin, sanat ve edebiyat
hayatına yön veren, sanatın fikri ve edebi yönünün yer aldığı birer
merkez konumundadır.
6. Mehmet Rauf (d: 12 Ağustos 1875 - ö: 23 Aralık 1931)
İstanbul'da doğmuş ve küçük yaşta edebiyat ile ilgilenmeye başlamıştır.
Bah*riye Okulu/na gitmiş İngilizce ve Fransızca öğrenmiştir. Yakından
takip ettiği Ha*lit Ziya'nın eserlerine ve realizm akımına ilgi
duymuştur. Fransız yazar Paul Bo*urget'yi okurmuş ve ondan etkilemiştir
.. 1896 yılından itibaren Servet-i Fünun'da yazmaya başladı.
Romanlannda genelde İstanbul ve çevresinde yaşayan seçkin ailelerin
arasın*da geçen aşk ilişkilerini konu almıştır. Zaman zaman şiirler de
yazmıştır.

Eserleri Romanlan:
Eylül
Ferda-yı Garam Karanfil ve Yasemin Genç Kız Kalbi Böğürtlen
Son Yıldız
Halas
Ceriha
Kan Damlası Hikaye:
İhtizar
Son Emel Aşk Kadını
Eski Aşk Geceleri İlk Temas
İlk Zevk
Oyun:
Pençe
Memur şiirler:
Siyah İnciler
Anlama ve Yorumlama
ı. Servet-i Fünun Döneminde edebiyat ve sanat tartışmalan "sanatın sanat için mi, toplum için mi?" yapıldığı eksenindedir.
2. Tanzimat Döneminde Batı'dan gelen fikirlerin ve edebi unsurların
yayın kaynağı, halkı bilgilendirip eğitmeyi amaçlayan aydınlar için
herkese hitap eden gazetedir.
Servet-i Fünun Döneminde ise, herkese değil de sadece belirli aydın
zümreye hitap eden dergi, gazetenin yerini almıştır. Bunun temelinde
ise "estetik kaygı" vardır.
5.ETKINLIK
1. Gnıp: Servet-i Fünun Dönemi öğretici metinleri eleştiri, gezi yazısı
ve hatıra olarak kaleme alınmış ve bireysel temalar işlenmiştir.

Tanzimat Döneminde ise, makale ve fıkra gibi türler yapıyı belirlemiş ve top*lumsal sorunlar ele alınmıştır.
2. Grup: Servet-i Fünun Dönemi öğretici metinlerinde edebi bakımdan
daha oturmuş bir dil ve üslup kullanılmış, dil ağırlaşmıştır.
Tanzimat Döneminde ise eskiye oranla daha sade bir dil kullanılmış ve edebi süs ve sananan kaçınıımıştır.
6.etkinlik
Edebi tenkid, Gezi yazısı ve Hatıra türlerinden Biriyle bir yazı kaleme alınız.
**çme ve Değerlendirme
ı. (D), (D), (Y)
2. o" tenkit, gezi yazısı ve hatıra ...

4. Doğru cevap A seçeneğidir. Tevfik Fikret'in Rübab-ı Şikeste adlı eseri şiir kitabıdır.
5. Servet-i Fünun Döneminde bireysel konulann işlenmiş olması, sanatta
"es*tetik kaygı" ve "zevk" anlayışının benimsenmesi dolayısıyladır.








Alıntıdır.


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumyok.yetkin-forum.com
 
Sayfa 81.Servetifünun Edebiyatının Olşumndan 90'a kadar
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Sayfa 69 ' dan 81'e Kadar
» sayfa 3 'ten 30 kadar'a

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
www.forumyok.forumm.biz :: ÖĞRENCİ ÖZEL :: Türk Edebiyatı :: Soru-Cevap-Konu Anlatım-
Buraya geçin: