www.forumyok.forumm.biz
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Faşizm

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
DEN(ge)[s]İZ
AdministratorAdministrator
DEN(ge)[s]İZ


Kadın
Mesaj Sayısı : 3681
Yaş : 115
Nerden : ı cennet olsun =)
Kayıt tarihi : 14/06/08

Faşizm Empty
MesajKonu: Faşizm   Faşizm Icon_minitimeC.tesi Ekim 25, 2008 4:03 pm

Faşizm, dar anlamda Benito Mussolini altında 1922’de İtalya’da iktidarı
alan politik sistem. Daha geniş anlamıyla özellikle iki dünya savaşı
arası ortaya çıkan ve özellikle Adolf Hitler yönetimindeki
nasyonal-sosyalizmin temsil ettiği aşırı milliyetçi, antidemokratik ve
antikomünist bir ideolojiye ve otoriter siyasi bir yapıya sahip bütün
politik hareketler ve egemenlik sistemleri.

Kavramın kökeni Antik Roma yöneticilerinin geniş hükümet yetkisini
sembolize eden ucunda balta bulunan bir çubuk demetinin adı olan
Latince fasces, İtalyanca fascio sözcüklerinden gelmektedir. Aynı simge
daha sonraları Fransız Devrimi sırasında Aydınlanma anlamında, halkın
elindeki devlet gücünü temsil etmek üzere kullanılmıştır. Sözkonusu
sembol bir takım değişikliklerle 1926 yılından itbaren İtalya’nın resmi
devlet sembolü olmuştur. Sembolün üçlü anlamı, yani devlet gücü, halk
mülkiyeti ve birliktelik Mussolini’nin propagandasında kullanılmıştır.



İdeoloji ve Amaçlar

Lider ilkesi: Bu ilkeye göre toplumsal yaşamın tüm alanlarını kapsayan
bir tek ideoloji bağlayıcı olarak ilan edilir. Gerek devlet gerekse de
yönetim dünya görüşüne göre ve lider ilkesine göre örgütlenir ve
belirlenir. Aynı şekilde işletmelerde de patron ve işçi arasında
işletme yöneticisinin iktidarına dayalı bir ilişki kabul edilir.
Milliyetçilik: 19. yüzyıl boyunca yükselen milliyetçilik 20. yüzyılda çeşitli ve aşırı boyutlara varmıştı.
İdeolojik olarak belirlenmiş bir dünya görüşü: Faşizm kimi ritülleri ve
mistik-irrasyonel dünya görüşüyle Aydınlanma karşıtı bir dünya görüşünü
temsil eder.
Antisemitizm ve Irkçılık: Bu konuda Alman nazizminin halka yönelik terörü birçok başka ülkeye göre oldukça ön plandadır.
Hukukun işlevselleştirilmesi.
Öldürme yasağının kalkmasına yönelik eğilim (görev sırasında öldürmenin iyi ve haklı ilan edilmesi).
Sosyal Darwinizm: En iyinin ayıklanması ve egemenliğine dayalı toplum anlayışı. (Yapay seleksiyon)
Bir ulusa, kültüre ya da “ırka” üye insanların toplumun geri kalanı
üzerinde üstün oldukları iddiası. Bu yaklaşım aynı zamanda lider
ilkesinde de ifadesini bulur. Belli bir kişi diğer herkesten ve
topluluktan daha isabetli kararları alabilir durumdadır.
Otoriter iktidar biçimleri ve sıklıkla totaliter bir sistem.
Totalitarizm Alman ve İtalyan faşizmlerinde ön plandayken, Avusturya
Faşizmi ve Francocu İspanya’da vurgulu değildir.


Düşmanlar

Komünizm: Özellikle Sovyet Devrimi ve komünizmin Avrupa’ya yayılacağı
korkusu faşist liderler tarafından sıklıkla liberal ve muhafazakarlarla
ittifak kurmak üzere dile getirilmiştir.
Liberalizm ve demokrasi: Demokrasi, özgürlük ve çoğulculuk düşünceleri
ile, devlet, ekonomi ve özel mülkiyet arasındaki ayrımda faşizm önemli
bir düşman görür.
Muhafazakârlık: Faşist hareketler sıklıkla muhafazakâr özellikler
taşısalar da kendilerini devrimci olarak gören faşistler
muhafazakârlarda laik vitalizmin ve “yeni insan” düşüncesinin
düşmanlarını görürler.


Şekilsel ve örgütsel özellikler

Devlet içinde ve yanında başka bir devlet olan silahlı gizli servisin
merkezi önemi. Kendi taraftarlarının gözetim altında tutulması.
Militarizm: Ekonomik hayat da dâhil olmak üzere toplumsal hayatın
militarize edilmesi. Militer kitle yürüyüşleri ve büyük gösteriler
faşizmin en önemli görünüşleridir.
Bilimlerin taraflılık yasasının egemenliği altına alınması.
Kitle seferberliği, parti propagandası yoluyla toplumsal alanın ve kitle iletişim araçlarının tekelleşmesi çabası.
Toplumun sürekli kışkırtılması, devrimci ilan edilen konular lehine zorunlu coşkunluk.
Eğitim ve öğretim üzerinde etkinlik.
Kolektivizm: Halkın kitle olarak anlaşılması. Mussolini’nin stato
totalitario kavramından beri faşist anlayış özel yaşama kadar toplumsal
hayatın her alanında hak iddia eder. Aile çocuklarla halk birliğine
katkı yapacak olan davadaşlık birliği olarak düşünülür.
Pasifizmin aşağılanması.
Politik karşıtın ortadan kaldırılması eğilimi. Karşıt düşmandır.
Parti milisleri. Paramiliter çeteler.
Estetikleştirme ve mistikleştirme. Özellikle ulusun kendi tarihine yönelik mistikleştirilmiş bir algı.
Erkeklik vurgusu.
Gençliğin vurgulanması.
Kimi ülkelerde bir yandan monarşi ve ruhban sınıf önderliğine yönelik
vurgu, ama diğer yandan dini unsurların yerini alan ilerleme ve
teknoloji inancı.
Bu özellikler bazen Milliyetçilik, Militarizm ve Şovenizm’den oluşan Üç
Sütun Modeli ile özetlenir. Ancak bu bir yandan da faşist ideolojilerin
başka temel özelliklerinin göz ardı edilmesine yol açan bir indirgeme
olarak eleştirilir.

Faşist hareketler yaklaşık olarak bütün Avrupa ülkelerinde ve bir çok
Latin Amerika ülkesinde bulunur. İspanya İç Savaşı’nda (1936-1939)
Francisco Franco yönetimindeki falanjlar İtalya ve Almanya desteği
sonucu iktidara gelmişler ve 1975’e kadar iktidarlarını devam
ettirmişlerdir. İspanya’da António de Oliveira Salazar Estado Novo ile
faşist bir rejim kurmuştur. Avusturya’da Almanya’yla birleşmeye karşı
çıkan Avusturya Faşizmi rejimi kurulmuştur. İkinci Dünya Savaşı
sırasında Almanya Hırvatistan’daki Ustaşa Rejimi gibi birçok faşist
harekete yardım etmiştir.

İkinci Dünya Savaşı sonrası Avrupa ülkelerinde ortaya çıkan faşist
hareketler daha çok Neofaşizm başlığı altında değerlendirilir.



Tarihçe


Mussolini'nin Nazilerin desteğiyle kurduğu İtalya Sosyal
Cumhuriyeti'nin bayrağı.Mussolini İtalyan Sosyalist Partisi’nin
sendikalist kanadından geliyordu. Parti gazetesi L’Avanti’nin
redaktörleri arasındaydı. 1915 yılında Mussolini kendisi sosyalist
partinin savaş karşıtı manifestosunu imzalamış olmasına rağmen Fasci
d’azione rivoluzionaria örgütünü kurdu. Bu örgüt Birinci Dünya Savaşı
sırasında İtalya’nın savaşa katılımı yolunda faaliyet gösterdi.
Mussolini halen Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nun idaresinde
bulunan Adriyatik Denizi’in doğu yakasını İtalya’ya dâhil etme amacının
propagandasını yapıyordu. Bu faaliyetinin sonucunda sosyalist partiden
çıkartıldı. Bu tarihten sonra sosyalist ve komünist hareketlerle onlara
yakın işçi hareketlerine karşı şiddetli bir mücadeleye girişti. 1919’da
Milano’da 1. Fascio di Combattimento kuruldu. Örgüt otoriter bir düzen
ve Versaille Sözleşmesi'nin İtalya lehine düzeltilmesini talep
ediyordu. 1919’da Birinci Dünya Savaşı’nda savaş pilotluğu yapmış olan
yazar Gabriele D’Annunzio’nun Fiume’de (bugünkü Rijeka) ele
geçirmesiyle korporatif bir sisteme, kitle gösterilerine ve faşizm
tarafından devralınan sembolizme dayanan ilk ön-faşist rejim kurulmuş
oldu. 1920’den itibaren faşist hareket bir kitle hareketine dönüştü.
Taraftarları arasında toprak sahipleri, küçük burjuvalar ve orta sınıf
burjuvalar vardı. Politik karşıtlar Squadri adı verilen çetelerin terör
eylemleri sonucu saf dışı bırakıldı. 1921 yılında faşist parti Partito
Nazionale Fascista (PNF) kuruldu. Partiyi destekleyenler arasında
bürokrasi, kilise ve ordu bulunuyordu. Roma Yürüyüşü sonucu kral III.
Viktor Emanuel Mussolini’yi 30 Ekim 1922’de başbakan ilan etti.

Mussolini 1925’te sosyalist partiyi ve antifaşist örgütleri yasakladı
ve kendi lider kültüyle diğer faşist diktatörlükler için bir model
kurdu. Kendini Duce (lider) olarak adlandırıyordu. Ona göre Duce
üniforması ve savaşçı görünümüyle bir halk adamı, bir işçi, bir baba,
bir sporcu, kadınların bir kahramanı ve bir askerdi. Antik Roma’nın
dünya imparatorluğu idealinden devralınan bir büyük devlet iddiası
İtalyan faşizminin temel düşüncesiydi ve 1935’te Etiyopya’nın yağmasına
yol açtı. 1938 sonrası faşizm resmi olarak antisemitist bir politika
sürdürdü.

1932’de Mussolini Dottrina del fascismo ile ilk defa İtalyan faşist
ideolojisinin bir taslağını yayınladı. Bu eserinde Mussolini Friedrich
Nietzsche’nin “iktidar isteği” düşüncesiyle ilişkili olarak ve Vilfredo
Pareto’ya dayanarak “büyük adamların” otoriter rejiminin meşruluğu
üzerine tezler ortaya atıyordu. Georges Sorel’den esinlenerek siyasi
olanın yaratıcı şekillendirme ilkesi için doğrudan eylem ilan ediyordu.
Mussolini’nin anlayışında sendikalizme dayanan korporatist bir ekonomik
sistemle sınıf karşıtlıklarının aşılacağı düşünülüyor ve birçok
kaynaktan beslenen bir milliyetçilikle İtalya Akdeniz imparatorluğunun
merkezi olarak görülüyordu.

Peş peşe gelen askeri başarısızlıklar sonucu 1943’te Mussolini faşist
devletin en yüksek yürütme organı olan Büyük Meclis tarafından
görevinden alındı ve tutuklandı. Ancak Alman silahlı SS kuvvetleri
Mussolini’yi hapisten kurtardı. Mussolini Alman egemenliği altında
Kuzey İtalya’da İtalyan Sosyal Cumhuriyeti’ni (Repubblica Sociale
Italiana) ilan etti. Ancak bu rejim savaş sonuna kadar bir Alman kukla
hükümeti olmaktan ileri gidemedi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.forumyok.yetkin-forum.com
manyaksey

manyaksey


Erkek
Mesaj Sayısı : 27
Yaş : 39
Kayıt tarihi : 01/01/10

Faşizm Empty
MesajKonu: Geri: Faşizm   Faşizm Icon_minitimeCuma Ocak 01, 2010 3:00 am

kürsü serbest ya salla bakalım niyyyaaazzzziiii:)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Faşizm
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
www.forumyok.forumm.biz :: ForumYok Dört Köşe :: Serbest Kürsü-
Buraya geçin: